Cappadocia Ultra Trail’ın basın toplantısı düzenlendi

Türkiye’de gerçekleştirdiği organizasyonlarla spor turizmine büyük katkı sağlayan Argeus Travel & Events tarafından Salomon isim sponsorluğunda bu yıl 10’uncu kez düzenlenecek Cappadocia Ultra Trail; 119K, 63K, 38K ve 14K parkurlarında koşulacak. 17-19 Ekim tarihleri arasında koşulacak organizasyon öncesinde Argeus Travel & Events Kurucu Ortağı Aydın Ayhan Güney ve Salomon Türkiye Genel Müdürü Atilla Kuduoğlu, basın mensuplarıyla bir araya geldi.

AYDIN AYHAN GÜNEY: DÜNYA MARKASI HALİNE GETİRDİK

Türkiye’nin ev sahipliğinde düzenlenen bir organizasyonu dünya markası haline getirdiklerini belirten Aydın Ayhan Güney, “Kapadokya’da böyle bir yarış başlattıktan sonra şansımıza Salomon gelecek gördü. 10 yıl önce isim sponsorumuz oldu ki 5 yıl daha sözleşme imzalayacağız. Bizim için önemli olan şuydu; dünya markaları var, her ülke kendi markasını çıkarıyor ve dışarıya pazarlıyor. Türkiye’den bir organizasyonu dünya markası haline getirdik. Biz bağımsız olarak kendi organizasyonumuz ve sponsorlarımız ile dünya markası haline geldik. Son 12 yılda sürdürülebilirliği iyi kullandık. Bundan sonra da devam edecektir. Biz organizasyonu büyütürken Türkiye’de de patika yarışları çok arttı. Yabancı markaların da ilgisini çekti. MDS dediğimiz dünyanın en eski ve en güçlü organizasyonu Türkiye’de, Kapadokya’da yapılıyor. Gelecek yıl da ülkemize büyük organizasyonlar gelecek. Biz başladığımızda 2 yarış vardı, şu anda 60-70 ultra traile çıktı. Bu kadar yarışı ayakta tutacak sporcu da sağlanmış durumda. Bu yıl 12’ncisini gerçekleştireceğiz. Salomon’un 10‘uncu yılı olduğu için de özel etkinlikleri olacak” diye konuştu.

‘BÖLGENİN YAPISINI DA DÜŞÜNMEMİZ LAZIM’

Salomon Cappadocia Ultra Trail’de üst sporcu limitinin 3 bin olduğunu hatırlatan Aydın Ayhan Güney, “Bu limiti belirlerken birçok kriterimiz var. 3 bin sporcu olarak değerlendirmemek lazım, bu 6-7 bin kişiye ulaşıyor. Bunu düşünürken altyapıyı da düşünmemiz gerekiyor. Kapadokya turistik bir bölge. Biz bunu büyütürsek normal akışındaki turizm etkileniyor. Bölgenin yapısını da düşünmemiz lazım. Katılımcı sayıları aslında birçok şeye bağlı. Bu sene katılımı en fazla olumsuz yönde etkileyen şey maliyetler. Seyahat maliyetleri çok fazla arttığı için yerli ve yabancı birçok sporcuya pahalı geliyor. Katılım ücretleri standart kalıyor ama otel, uçak, yeme ve içme derken geçtiğimiz senelerden daha fazla bir ödeme çıkıyor. Çevre ülkelerde bir politik sıkıntı varsa o da etkileyebiliyor. Turizmle aynı şekilde devam eden organizasyonlar. Turizm nasıl etkileniyorsa koşuların da etkilenmesi aynı durumda. Eğer yükseltmek istersek bir gün yapıyı komple değiştirmemiz gerekiyor. Bu sene yoğun talep üzerine 14K parkurunu ekledik. Bu yarışı da 17 Ekim Cuma günü gerçekleştireceğiz” diye konuştu.

‘TÜRKİYE OLARAK BAŞARABİLECEK GÜÇTEYİZ’

Yarış kalitesi anlamında yurt dışındaki yarışları da takip ettiklerini kaydeden Güney, “Her ülke sporcusunun beklentileri çok farklı. Organizasyonu da ona göre planladık. Organizasyon yapılanmasını kendi sporcularımıza göre uygulayınca, yabancı sporcuların da ilgisini çekti. İsmini duymadığımız yerlerden sporcular geliyor ama ağırlıklı olarak Fransa’dan sporcular var. 50-60 yıllık organizasyonlarımız olabilir, Türkiye olarak bunu başarabilecek güçteyiz. Uzun dönemli organizasyonların olacağına inancımız tam” şeklinde konuştu.

‘BÖLGEYE ÇOK CİDDİ BİR KATKISI VAR’

Aydın Ayhan Güney, iyi bir organizasyonun yerelde kamu desteği gerektirdiğini ifade ederek şunları söyledi:

“Halk sahiplenirse de markalaşıyor. Ürgüp’teki esnaf 4 gözle organizasyon tarihini bekliyor. Tabii ki bölgeye çok ciddi bir katkısı var. Geçen seneki organizasyonun toplamda 150 milyon TL katma değer sağladı. Oteller, yemekler, balonlar derken ayrı bir katma değer oluyor. Pandemide özellikle bölgeyi kurtaran organizasyona imza attık. Sıkıntılı dönemler de oluyor; bölge çok doluysa sporcular yer bulmakta zorlanıyor, etrafa yayılıyorlar. Çevre iller ve ilçelere de katkısı oluyor. Cappadocia Ultra Trail en iyi örnek oluyor.”

Resmi kurumların izin aşamasında yer aldığını ifade eden Aydın Ayhan Güney, “Atletizm Federasyonu da o aşamada yer alıyor. Yeni federasyon şöyle bir karar aldı sezon ortasında; sporcu başına 150 TL alıyor. Mecburen her sporcu adına bu rakamı ödemek zorundasınız. Bir de bu durum kayıtlar açıldıktan sonra oldu. 2-3 gözetmen gönderiyor bu denetim de iyi oluyor” dedi.

ATİLLA KUDUOĞLU: ÇOK BÜYÜK MESAFE KATETTİK

Türkiye’nin en başarılı spor organizasyonlarından birisini yaptıklarının altını çizen Salomon Türkiye Genel Müdürü Atilla Kuduoğlu, “Bizim için çok önemli ve anlamlı. 10 yıl evvel çok küçük bir ekiple başladığımız bir organizasyondu. Bugün geldiğimiz noktada Türkiye’nin en başarılı spor organizasyonlarından bir tanesi. Temel nedeni de 10 yılı aşkın süredir pandemiye rağmen devamlılık sağlaması. Sponsor ile organizasyonun bir birlikteliği söz konusu ve çok güzel bir birliktelik bu. 10 senedir neler kazandığımızı ve neler kazandırdığımızı görüyorum. Yeni sporcular yetiştirdik ve yetiştirmeye devam ediyoruz. 10’uncu yıla ulaştık ve devam ediyor bu süreç. Biz iki ayaklı bir organizasyon yapısı ile çok büyük mesafe katettik. Markamız da birçok yol katetti. Tüm organizasyonlarımızın içinde en büyüğü Cappadocia Ultra Trail. Sadece Türkiye’de değil dünyada önemli yerdeyiz. Dünya çapında bir organizasyonumuz var aslında. Birkaç yıl önce de tescillendi. Dünyanın en iyi organizasyonları arasına girdi. 80 ülkeden sporcuların katıldığı harika bir organizasyonumuz var. Burada bir pazar oluşturduk. Ülkeye markalar geldi ve bizim rakiplerimiz de o pazara girdi. Bugün geldiğimiz noktada bu alanda pek yokken rakiplerimiz çoğaldı. 6-7 marka var; bilindik markalar pazarda ve pay almaya çalışıyorlar ancak biz öncü olduk. Dünya çapında duyuldu ki bu markalar Türkiye’ye geldi” diye konuştu.

‘HER HAFTA ÇEŞİTLİ YERLERDE KOŞAN BİR KİTLE VAR’

Salomon’un marka olarak trail yarışlarında dünyadaki çanta satışlarının yüzde 67’sine sahip olduğunu ifade eden Kuduoğlu, “Böyle bir dominasyon varken Türkiye’de bir şey yapmamak olmazdı. Biz mecrayı yaratırken partner bulmak istedik ve Argeus çıktı karşımıza. Aslında bir başkasının sponsorluğundaydı, o bırakınca biz hemen devreye girdik. Türkiye’de sıfır suluklu çanta satışından çok ciddi rakamlara ulaştık. Her hafta çeşitli yerlerde koşan bir kitle var. Türkiye’de tekken buraya geldiyse bu ortaklığın çok büyük payı var diye düşünüyorum” dedi.